AKCİĞERLERİMİZ BİLİNÇSİZCE YOK EDİLİYOR!

Faydalarını saymakla bitiremeyeceğimiz ormanlar, dünyanın daha yaşanılır bir hal almasını sağlayan başlıca aktörlerden bir tanesi. Onlar azaldıkça, kirlilik oranı artıyor, oksijen oranı düşüyor. Nefes alışverişlerimizdeki oksijenin kalitesi, ormanların yüzölçümleriyle alakalı. İnsanoğlunun yaşam kalitesine direkt etki eden ormanların, çıkan yangınlar sonrası ya da bilinçsiz kesimlere istinaden ağaç sayılarının düşmesi, birçok kritik sorunu da beraberinde getiriyor. İnsanoğlu için bir nimet olan ormanları, kendi elleriyle yok etmesi ise gelecek nesiller için şimdiden büyük sorunlar doğurmaya başladı. Erozyona bağlı verimli toprak kayıplarının yaşanması, hava kirliliğinden dolayı insanların nefes alamaz duruma gelmesi, metrekareye düşen yağış miktarlarındaki azalma gibi birçok sorunla yüz yüze kaldığımız unutulmamalıdır. İnsanoğlunun yüzlerce alanda hammadde olarak kullandığı ormana gereken saygıyı göstermesinin zamanı geldi de geçiyor.

Ormanların faydaları saymakla bitmez

Meşe Derneği Genel Başknı İhsan Aytemiş´e ‘Ormanlar, Ağaçlandırma, Yeşil Bitki Örtüsü Neden Bu Kadar Önemlidir?´ sorusuna istinaden cevap veren Başkan “Ormanların bu yöndeki hizmetleri, maddi faydaları ile ölçülemeyecek kadar fazladır. Bulundukları yerin iklimini, kara iklim tipinden ılıman iklim tipine yöneltirler. Bu sayede don, kuraklık, aşırı sıcaklık, fırtına gibi zararları önlemek ve azaltmak suretiyle faydalı olurlar. Ormanın etkisi altında kalan sahaların nisbi rutubeti fazla olduğu gibi, akarsu ve kaynakların verimi, düzenli ve devamlıdır. Ormanların tarımı, hayvancılığı, bayındırlık tesislerini koruması; karada ve deniz kıyılarında kumulların teşekkülüne engel olması; bataklıkları kurutmak, havaya saf oksijen vermek, gürültüyü ve hava kirliliğini önlemek suretiyle insan sağlığına yardım etmesi; çeşitli av hayvanlarını barındırıp beslemekle yurdun tabii varlığını ve güzelliğini zenginleştirmesi gibi hususlar kolektif hizmetlerinin başlıcalarını teşkil eder. Dünya´da yılda 24 milyar ton toprak erozyon sonucu kaybediliyor. Türkiye´de ise yılda 743 milyon ton toprak erozyonla kaybediliyor. Dünya´da erozyonla kaybedilen toprağın 1/32´si ülkemizdeki verimli topraklarımızın olduğu gerçeği çok ürkütücüdür. Doğamıza, toprağımıza ne kadar zarar verdiğimizi, su kaynakları ne kadar yok ettiğimizi gözler önünde, Avrupa´da mevcut devasa ormanların %1´i doğal, %99´u insan gücü ile dikilerek korunmuş ormanlardır, Türkiye´deki ormanlar ise %93´ü doğal, %7´si insan gücü ile olan ormanlardır.  Bu da ne kadar büyük bir nimete sahip olduğumuzun en açık göstergesidir” ifadelerini kullandı.

“Birçok hayati ekosistem hizmeti sağlar”

Ormanların insan sağlığı üzerinde büyük bir önemi olduğunu vurgulayan Başkan Aytemiş, “Ormanlar, çevre ve iklim için birçok hayati ekosistem hizmeti sağlar. İklimimizi düzenlemeye ve su havzaları oluşturmaya yardımcı olurlar ve bize temiz su sağlarlar.  Soluduğumuz havanın temizlenmesine yardımcı olurlar. Orman stoğundaki artış, genellikle atmosferden büyük miktarlarda karbondioksit yakalanmasına yardım eder. Birçok türün ormanlarda yaşaması ve yaşamlarının buna bağlı olması nedeniyle ormanlar, biyolojik çeşitliliği korumaya ve muhafaza etmeye de yardımcı olurlar.  Ormanlar, aynı zamanda insanların refahı ve dinlenmesine önemli katkıda bulunurlar. Daha sayacağımız birçok önemli faydalar ve etkenlerden dolayı yaşam kaynağımız olan ormanların, ağaçların yakılması ve kesilmesi insanlık suçudur. Var olan bir yaşamı sonlandırdığı ve yok edildiği için aynı zamanla bir katliamdır.  Gelin el birliğiyle yok edilen geleceğimize sahip çıkalım. Kaybolmakta olan geleceğimizi kurtaralım” açıklamalarına yer verdi.

“Bütün canlıların yaşam hakkıdır”

Meşe Derneği Genel Başkanı Aytemiş ülkemizde dikili olan ağaçların şuursuzca kesildiğini belirterek, “Bugün sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam için dikeceğimiz, koruyacağımız fidanlar, yarın ağaç ya da orman olduklarında bir başkasının kesmesi ya da yakması çok yanlıştır, suçtur, ayıptır, yazıktır, günahtır ve kul hakkı yemektir. İnsanların ve tüm canlı varlıkların yaşam kaynağı olan ağaçlar kesilmez, ormanlar yakılmaz. Yaş ağaçların kesilmesi ve ormanların yakılmasını hiçbir gerekçe haklı sebep olduğu gösterilemez. Suçtur, Yeryüzünde olan bütün canlıların yaşam hakkıdır. Hak yemek, hak ihlali Allah indinde de büyük suçtur, günahtır ve kul hakkıdır. Orman Kanunu Hükümleri Uyarınca;“6831 sayılı Orman Kanunu´nda, ´Ağaç kesenler, kökünden sökenler veya ağaçlardan yalamuk, pedavra, hartama çıkaranlar üç aydan beş yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır. Suçun konusunun fidan olması halinde birinci fıkraya göre, verilecek ceza bir kat artırılır´ hükmü yer alıyor. Ormandan genç ağaç kesenlere 10 yıla kadar hapis cezası uygulanabilir.” “Kasten orman yakan kişi veya kişiler, 10 yıldan az olmamak üzere hapis ve on bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır” dedi.

”Erozyonla Mücadele Ve Ağaçlandırma Seferberliği İvedi Olarak Başlatılmalı”

Ülkemizde yaşanılan erozyonun önüne geçilebilmesi adına ve doğayı yeşillendirme kapsamında ağaçlandırma seferberliğinin başlatılması gerektiğini kaydeden Aytemiş, ”Erozyonla mücadele ve ağaçlandırma seferberliği ivedi olarak başlatılmalı. Seferberlik edasıyla topraklarımızı, korumak için erozyonla mücadelemizi sürdürerek elbirliğiyle, gönül birliğiyle ağaçlandırma yapılarak, mevcut ağaçlarımıza ve ormanlarımıza sahip çıkmak ümidiyle sağlıkla kalın ve doğayı koruyan herkese de ayrıca teşekkür ederim” ibarelerini kullandı.